Gazeteleri uzun zamandır internetten takip ederim, ancak özellikle haftasonları aldığım var. Nedeni ise basit; Çarşaf kadar olması işime gelmekte, çerez falan koyarken masaüstünü kaplarız, birşeyler dökülmesin diye yüzeye koyarız, raflarda altlık olarak kullanırız v.b. :)

İşin şakası bir yana gazeteler kurulurken araştırma eksikliği, ileriyi görememe, tiraj endişesi ve kısayoldan giderlerin azaltılmasını sağlama isteği olduğunu düşünüyorum bunun sebeplerini.
Demirbaşları alırken belki de kesim sayısı az olan baskı makinalarının enerji tüketimi daha az ve daha düşük maliyette. Sonradan teknoloji değişti (belki o zaman da vardı) ancak hiçbir kuruluş değişime gitmedi.
Bir de bu geniş sayfaların tasarımları problem olabilir. Millet olarak biraz ondan biraz bundan takılırz olaylarda. Her şeyi görmeye ne gerek var. Okuma alışkanlığının eksikliği burada da hissediliyor. Çokça fotoğraf eksik olmaz. Her şey görsel olmalı sanki. O kadar çok magazin haberi var ki, boy boy kim nasıl frikik vermiş, nerede buluşup iş konuşmuşlar, katil fotoğrafları, kamyon eve girmiş v.b. Banane bunlardan, çok da umurumda!
İnternette yaşanan sadeleşme düşüncesi, direkt bilgiye en kısa yoldan erişme gayesi gazetelere de yansır belki . Yurt dışındakileri kastetmiyorum. Oradakilerin çoğu bizimkilerin yarı boyutunda ve genellikle sayfaları siyah beyaz.
Bu renk konusu da ayrı bir sorun. Fotoğraflar azaldığında maliyet de düşecektir zaten. Ancak gazetelerde pişirdikleri yemek yenmez endişesi var. Gazetelerin özgüveni yok! Boy boy fotoğraf koyup dağınıklık yaratarak içeriğin kalitedeki eksikliklerinin daha az dikkat çekmesini sağlamak istiyorlar. Bu fotoğraf işlerini internete aktarıp sadece kaliteli haber satan olur mu bilmem. Zor..

Halkımızın çoğunluğu şimdilik bu tarzı seviyor. Eğitim kalitesi arttığında, bakış açıları değiştiğinde, bilgi toplumu olmaya biraz yaklaştığımızda eminim cesur bir karar alan gazete çıkıp boyutlarını da sunumunu da değiştirecektir..