Sudo’nun 19. sayısında Alev Erzurumlu ve benimle Ubuntu Türkçe çevirileri ve Çeviri Tayfası üzerine yapılan söyleşinin benimle ilgili olan kısmı (okumayanlar için) aşağıdaki şekilde:

Ubuntu Türkiye Çeviri Tayfası’nın en eski iki üyesi olarak okuyucularımıza kısaca kendinizi tanıtabilir misiniz?

H.Y. : Açık kaynak sever, Linux kullanıcısı, Türkçe gönüllüsü.. Sevmediği dersler yüzünden okulu uzatan insan. Kocaeli Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği öğrencisi. Özel sektörde üretim planlama mühendisi olarak çalışan bir mühendis adayı, Hasan Yılmaz.

Ne kadar süredir Ubuntu Türkiye Çeviri Tayfası’nda bulunuyorsunuz?

H.Y. : Kuruluşundan beri, 1,5-2 yıldır çeviri tayfasında, kurucu üyeyim.

Yazılım çevirileri yapmaya Ubuntu Türkiye ile mi başladınız yoksa daha önce farklı çeviri çalışmalarında bulundunuz mu?

H.Y. : Ubuntu Türkiye’den önce WordPress temaları, eklentileri ve çeşitli açık kaynak kodlu programları Türkçeleştirdim.

Incomplete_Poster_Ubuntu_by_badjoker

Gündelik hayatınızda da çeviriler yapıyor musunuz? Dil için özel eğitim aldınız mı? Çeviri iş hayatınızın bir parçası mı?

H.Y. : Dil için özel bir eğitim almadım. Ülkemizdeki çoğu kişi gibi amacı yabancı dil öğretmek olan hazırlık sınıflarında okudum 2 kere. Neyin hazırlığı o da ayrı bir tartışma konusu!! Çeviri iş hayatımın bir parçası değil ancak İngilizce ister istemez işin içinde. İş yerimde işletim sistemi ve programlar İngilizce kullanılıyor. Sevmediğim bir durum. Günlük hayatımda ise zaman buldukça uygulamaları Türkçeleştirmeye çalışıyorum.

Sizin bu tayfada bulunmanıza vesile olan düşüncelerinizi paylaşabilir misiniz? Yani sizi Ubuntu Türkiye ve Çeviri Tayfasına bağlayan duygu veya düşünceleriniz neler?

H.Y. : Severek kullandığım işletim sistemi, sistemin Türkçeleştirme eksiği ve Türkçe’nin düzgün kullanılmamasına karşı kızgınlığım..

Çeviri yarışmasının çevirilere etkisini yeterli buldunuz mu, ikinci bir çeviri yarışması yapılacak mı?

H.Y. : Çeviri yarışması az ya da çok Türkçeleştirme yapan arkadaşların ilgisini çeken bir etkinlik oldu. Yarışmanın etkisi nicelikte iyi olabilir ancak nitelikte aynı durum söz konusu değil. Burada hedef kısıtlı bir zamanda oldukça çok çeviri yapmak olunca ister istemez iyi olmayan çevirilerin oranı normal günlerde yapılanlardan daha yüksek oluyor. Yine de yarışmanın yapılması faydalı. Zamanla yeni arkadaşlar tecrübe kazanacak, eski çevirilerinin yerini daha iyisi alacak. Çeviri yarışmasının her 6 ayda bir yeni sürümün çıkmasından önce yapılmasından yanayım.

Uncover_Ubuntu

Son zamanlarda çevirilerde büyük başarılar elde edildi, Türkçe 7. sıraya yükseldi. Bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?

H.Y. : Ülkemizde Pardus ve Ubuntu’nun daha çok kullanılmaya başlanmasıyla birlikte Türkçeleştirenlerin de sayısının artması, Çeviri Tayfası’nın genişlemesi, çeviri yarışması bu çıkışta etkili oldu. Ayrıca yeni sürümde Ubuntu’dan çıkarılan paketler arasında Türkçeleştirmesi yapılmayıp diğer dillerde çevirisi tam olan paketlerin çokluğunun da bu sıçramada payı olduğunu unutmamak gerek.

Sizce Türkçe birinci sıraya ulaşabilir mi, bu nasıl mümkün olur? Çeviri sıralamasındaki hedefleriniz neler?

H.Y. : İkinci sırada görünse de İspanyolca birinci sırada. Birinci sıra, yalnızca çeviri yapmakla ulaşılabilecek bir yer değil. Birincilik için açık kaynak kodlu yazılım geliştiricileriniz iyi olmalı, kamu kurum ve kuruluşlarında çoğunlukla GNU /Linux kullanmalı, insanlara Pardus ya da Ubuntu dediğimizde “O da nesi!..” diye karşılık vermemeli… Açık kaynak kod, bilişim kültürümüzün bir parçası olmalı kısaca. Bu olmadan da birinci sıraya çıkılabilir ama kısa ömürlü ve içi boş bir birincilik olur.

Çeviri yaparken sözcük veya cümlelerin bire bir Türkçe karşılıkları bulunmadığında ne gibi bir yol izliyorsunuz veya çeviri yaparken çevirilerinizde bir dil birliği olması için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

H.Y. : Çevirdiklerimde bütünlüğü bozmamak için önceden yapılmış benimsenen çevirileri değiştirmemeye çalışıyorum. Aynı pakette aynı kelimeye farklı farklı çeviriler yapmıyorum. Cümlelerin Türkçe karşılığında aynı kelimeleri kullanmasanız da aynı anlamı verebilirsiniz. Ama direkt kelime çevirisinde bu çok daha zor. Türkçe karşılıklar olmayabilir ancak dilimizin güzelliği sayesinde yeni kelimeler türetilebilir. Burada asıl konu bu çevirileri kullanıcılara benimsetmek. Kullanan kişiye neden böyle çevirdiğinizi anlatmazsanız kabul etmiyor, kullanmıyor. Kullanmazsa sizin yaptığınız çevirinin de bir anlamı kalmıyor.

hedefturkce.com günlüğümde sesimi duyurmaya çalışıyorum ancak uzunca bir süredir güncelleyemiyorum. Açık kaynak kodlu yazılımlarda dil birliğine katkı sağlamak için bir forum açmayı düşünüyordum ama araya özel meseleler girdi, ilgilenecek zamanım kalmadı. Ubuntu Türkiye, GNOME, KDE, WordPress ve benzeri yazılımlarda çeviri yapanların ortak çalışması gerek, birbirleriyle iletişim içinde olunmalı…

notebook_ubuntu

Bilgisi olmayan kullanıcılar için, yaptığınız çevirileri tam olarak tanımlayabilir misiniz? örneğin KDE, Gnome gibi Ubuntu kurulumumuz ile gelen standart paketleri mi çeviriyorsunuz yalnızca yoksa depolardaki uygulamalar da çeviri çalışmalarınız içerisinde yer alıyor mu? Kısacası hangi yazılımları çeviriyorsunuz?

H.Y : Standart gelen paketler dışında kullanıcıların sık kullandığı paketlere katkı sağlamaya çalışıyorum. Bunların haricinde kendim deneyip sevdiğim, çevirisi eksik programları Türkçeleştiriyorum zaman buldukça.

Çeviri yaparken sizi en çok uğraştıran paketler hangileri?

H.Y. : Tek kelimelik çevirileri çok olanlar genellikle uğraştırıyor.

Tayfa olarak sürekli çeviriler yapıyor musunuz yoksa sürümler yayımlandıktan sonra çeviriler duruyor mu? Yoğun olarak çalıştığınız belirli bir dönem var mı?

H.Y. : Tayfa az ya da çok sürekli çeviri yapmaya devam ediyor. Genel olarak yeni sürümün duyuru tarihinden önceki iki ay ve sonrasındaki bir ay yoğun geçer. Öncesindeki zamanda yeni paketlerin genel değişikliklerin çevirisi daha önemlidir. Sonrasındaki bir ayda ise çeviride yapılan hatalar yeni sürümü kullanmaya başlayınca açığa çıkar ve bunları düzeltmeniz gerekir.

ubuntu1004

Çevirilere dahil olmak için tayfa üyeliği şart mıdır?

H.Y. : Böyle bir şart yok. Tayfa kurulmadan önce de çeviri yapılıyordu. “Şu kişi çeviri yapabilir, şu yapamaz!” gibi şeyler diyemeyiz.

Çeviri Tayfasına katılım için ne gibi önkoşullar arıyorsunuz? Belirli bir düzeyde ingilizce veya Linux kullanma zorunluluğu gibi koşullarınız var mı?

H.Y. : Önce Çaylak Çeviri Takımı’na giriyor katkıda bulunmak isteyenler. Tecrübe kazananlar Çeviri Tayfası’na giriyor. İngilizce düzeyi olarak TOEFL derecesi aranmıyor. Kişinin yaptığı çeviriler uygunsa tayfadakilerin görüş birliği ile aramıza katılabilir. Linux kullanma zorunluluğu kısmi olarak geçerli. Yaptığı çeviriyi, po dosyasını sisteme
yerleştirerek uygulamada görmeli çeviren kişi. Aksi durumda pişirdiği yemeğin tadına bakmadan misafirlerine sunan ahçıdan pek farklı olmaz.

Çeviri tayfasında bir tayfa sınırı bulunuyor mu yoksa belli kıstaslar sağlandıktan sonra herkes tayfanıza katılabilir mi?

H.Y. : Tayfa sınırı yok, koşulları sağlayan olan herkes katılabilir.

Çeviri çalışmalarınızı yürütürken tayfa olarak yaşadığınız en büyük sorunlar neler? Buna mukabil tayfa olarak beklentileriniz neler?

H.Y. : Öyle büyük bir sorun yaşanmadı. Birbirimizden beklentileri kastediyorsanız tayfada bulunma amacının gerçekleşmesi yeterli.

Çeviri yapmak özel hayatınızı etkiliyor mu? Etkiliyorsa nasıl ve ne yönlerde etkiliyor?

H.Y. : Tabi ki etkiliyor. Çeviri yapmak zahmetli iş ve ne kadar zaman aldığını da çeviri yapan daha iyi bilir. Zamanınızı çeviri yapmakla harcayacağınıza gidin Facebook’ta videolara bakın, resimleri, durumları beğenin, Msn’de sohbet edin, televizyon dizisi izleyin…