Birkaç sene öncesine kadar ne olduğunu bilmediğimiz, şimdi ise tam olarak içinde olduğumuz bir durum,

Küresel Isınma!

Kendimizi zamana öylesine kaptırmışız ki daha sebeplerini bile yeni yeni kavramışken Dünya’nın ateşi (38′e) çıkmış. Doktorlar tehlikenin farkına varmışlar, “Ömrü uzun değil. Biraz uzatmak mümkün. Ancak şartların uygulanmasına bağlı.” diye düşünmekteler.

Dünyadaki sistemler bu şartları uygulamakta kararsız, hatta duyarsız bir hava içerisindeler. Güç sahiplerine kızıyoruz buna rağmen bizim de hareketlerimiz aynı. Böyle gelmiş böyle gider mi?

Böyle gidecek gibi görünüyor şu anda. İnsanlar bilinçlenmeye başladılar ama icraat yok. Öyle sağa sola pankart asarak, birbirimize “Bak dünyaya neler olacak küresel ısınma ile?” konulu sunular atarak olmaz bu iş. Araştırmak, düşünmek, yorumlamak, tartışmak, sonucunda da bireysel olarak fiili harekette bulunmak gerek.

Bazı sorular var (bir iki nesil sonrası için), cevapları ilgi çekici olabilecek;

Vahşi hayat devam edecek mi?

Günümüz canlılarını sadece fotoğraflarda yaşatıp, müzede doldurulmuş hallerini mi göreceğiz?

Küresel ısınma ile salgın hastalıkların yayılma hızı yüzde kaç artacak?

Deniz seviyeleri ne kadar yükselecek?

Bir litre petrol mü, bir litre su mu?

Hangi ülkeler tarım yapabilecek?

Şimdiki akdeniz iklimi, karadenize mi kayacak?

Böyle sorular geliyor aklıma, cevapları ise üç aşağı beş yukarı kestirilebilir düzeyde; garip, tehlikeli ve korkutucu…