Kaç çocuk yapmalıyız? En az üç derim. En az üç çocuk yapalım ki;
- Çocukların sıkışık oturduğu derslikler daha da ferah olsun!
- Artan işsizlik ile çocuklarımız kapı kapı iş arasın.
- Eğitimlerine ayrılacak parayı daha çok bölelim ki kalite artsın!
- Yaşlı Avrupa’ya ucuz iş gücü sağlayalım.
Nüfusun artması güzel, teknik olarak zor da değil. Senede bir koyarız çoçuğu olur biter.
Açıklamanın yapıldığı tarih dikkat çekici. Kadınlar gününde “En az 3 çocuk yapılmalı!” ne demektir? Kabaca açıklaması, “Sizin işiniz gücünüz çocuk yapmak, çocuk bakmak. Boşuna dışarı çıkıp çeşitli işlerde çalışmayın. Evinizde oturun!“.
Şu günlerde de yeni bir anayasa değişikliği hazırlanıyor. Aile planlamasını ortadan kaldırmayı içeren bir değişiklik. Plansız iş yürümez! Ailede olan değişiklikler herkesi etkiler.
Kadınlar Günü’nde bir programda izliyorum; Ülkemizdeki kadınların istihdam edilme oranı sadece % 25 seviyelerinde. Girmeye çalıştığımız Avrupa Birliği’nin (ortalaması değil) alt sınırı %60.
Avrupa ülkelerinde de çocuk teşvikleri var, bizde de. Ancak onlarda aile planlaması var, bizde olmayacak! Onların çocuklarına bakacak parası ve işleri var, bizde ikisi de aslanın ağzında.
Genç nüfus önemli mutlaka ama o gençlerin hayatı nasıl yaşayacakları daha önemli.
Avrupa devletlerinde çocuk artışı = gelişme, artan refah vs.
Türkiye’de çocuk artışı = açlık, eğtim klitesinde düşme………………………………..
Başımıza iş açacaklar şimdi durup dururken çocuk yapın diyerek. Zaten git gide batıyoruz. D:
la mıllet ac acıkta hala cocuk yap dıyebılıyo walla helal olsun :)