“Bildiklerimiz yapabildiklerimiz önüne geçti. Beynimizin değeri, kaslarımızın değerini geride bıraktı. Bu süreçte zenginleştik. Devrimler, insanların hayatı üzerinde yarattıkları etkinin büyüklüğüne bakılarak değerlendirilmelidir.”

Geleceği Üretenler – Chris Anderson


“21. yüzyıl ekonomisinin ana ürünleri tekstil, araçlar ve silahlar değil; bedenler, beyinler ve zihinler olacak.”

Fiziksel varlıklar hala önemli ancak bilgi daha önemli bir ekonomik unsur haline geliyor. Yapay zeka ve biyo-mühendislikteki gelişmeler bazı insanlara ya da kuruluşlara yaşamı şekillendirme şansı verebilir.

Ekonomik durumu iyi olan insanlar çok daha iyi duruma gelir mi; daha uzun yaşar mı; kafalarında bir süper bilgisayar işlemci varmış gibi düşünebilirler mi? Belirsiz ama mümkün olabilir..


Kişinin, Kendisi Hakkında Konuşurken Özneyi “Biz” Olarak Sunması

Ben yerine biz kelimesini kullanmak başarı durumunda mütevazilik, başarısızlıkta ise korkaklık olarak algılanabiliyor.

Ayrıcı belli bir grup içindeki benim davranışımın yerine biz kullanmak şöyle bir anlam çıkarabiliyor; “Benim fikrim ne ise bana biat edenler olarak biz de öyle düşünür ve davranır.”


Z Kuşağı İş Yaşamını Değiştirmeye Geliyor

Kuşaklar arası yıllar çok, farklar var tabi. O kuşak şöyle, bu kuşak böyle, diğer kuşak çok acayip gibi ayrımlar popüler. Ancak bu kuşak ayrımlarının yakın zamanda anlamsızlaşacağını düşünüyorum. Teknoloji ve bilim alanındaki gelişmeler bu kuşak ayrımını gereksizleştirecek.

Zamanın ruhunu yakalamışsa bir kişi X kuşağının doğum yıllarında olmasına rağmen Z davranışı gösterebilir. Doğum yıllarına göre de anlamsız bir ayrım.


Verinin Türkiye’de tutulmasının 5 avantajı

Bu blogun barındırma hizmeti için uzun yıllar yurtdışı şirketleri tercih ettim. Ekonomik olarak daha avantajlıydı. Denge noktasına ulaştığında fiyatlar yerli firma tercihim oldu. Ayrıcı daha hızlı erişim, bilgi güvenliği ve çözüme daha hızlı geri bildirim diğer sebeplerdi.

Genel olarak da verinin ülke içerisinde tutulmasının faydaları (Radore):

  • Mevzuatlara uyum
  • Kolay erişim ve çözüm fırsatı
  • Daha fazla bilgi güvenliği
  • Daha hızlı erişim
  • Ülke ve sektörün gelişimi

Alışkanlıkları değiştirmek 21 değil 66 gün sürüyor

Alışkanlıklar zamanımızın çoğunu alıyor. Bunları değiştirmek büyük mesele. Gün sayısı tartışmalı olabilir ama asıl mesele bunları değiştirmek gerçekten büyük mesele.

Psikolog Timothy Pychyl işin özünü iki cümlede güzelce ifade ediyor: “Bir alışkanlıktan kurtulmak aslında yeni bir alışkanlık edinmek demek. Eski alışkanlığınızın beyninizdeki sinirsel izi hala yerinde duruyor ama siz ondan daha etkili yeni bir iz oluşturursanız eski iz artık kullanılmamaya başlar.”


Beyin hangi yaşta neye yetenekli?

Herhangi bir müdahaleye maruz kalmamış normal insan beyni, içindeki bilgiye göre farklı yaşlarda farklı özelliklerde zirveye çıkıyor. Araştırmaya göre:

  • Ortalama beyin işleme gücü ve detaylı hafıza 18 yaşında zirveye ulaşıyor
  • Alışılmadık isimleri öğrenme yeteneği 22 yaşında zirveye ulaşıyor
  • Yüz algılama yeteneği 32 yaş civarında zirve yapıyor
  • Konsantrasyon yeteneği 43 yaşında zirveye ulaşıyor (bunu daha erken bir yaşta beklerdim)
  • Başkalarının duygularını anlama konusunda en iyi olduğumuz yaş 48
  • Temel aritmetik yeteneği 50 yaşında zirveye ulaşıyor (temel aritmetik için geç gibi)
  • Yeni bilgileri öğrenme ve anlama yeteneğimiz 50 yaşında zirve yapıyor
  • Kelime bilgisinin zirveye ulaştığı yaş 67

Sosyal Medya Bir Tuzak

Tuzak olması için bunu kuranın kayda değer bir kazancı olmalı. Bu kazancı ise sosyal medya kullanıcılarının eğilimleri, davranışları, insan ilişkileri ve paylaştığı tüm bilgi yığını olarak özetleyebiliriz.

socialmedia

“İnsanların çoğu sosyal medyayı bir araya gelmek veya ufuklarını genişletmek için değil, tam tersine, kendilerine kendi seslerinin yankıları olan sesleri duyacakları, kendi yüzlerinin yansıması olan yüzleri görecekleri bir konfor alanı yaratmak için kullanıyor.” – Zygmunt Bauman