İkigai, Hector Garcia ve Francesc Miralles’in doğrudan Japonya’da yaşayarak kaleme aldıkları, uzun ve mutlu yaşam sırrı.
Konu Başlıkları
İkigai, bir sonuç değil aslında. Sürekli bir arayış, mutluluğu, tutkuyu, para kazanma yöntemlerini, uzmanlığı..
Asla sonuçlandıramayacağın bir yolculuğa çıkmak ve bu yolculuğun keyfine varmak gibi..
İkigai noktasının farkındalığına varılsa bile bunu korumak zor olabilir. Çünkü yıllar geçtikçe zevkler ve yaşam koşulları değişebilir. Uyum sağlamak zorunda olduğumuz çok fazla değişken var.
Kitap, bu değişkenleri nasıl yola koyabileceğimizi, akış sürecine nasıl girebileceğimiz, sağlığın önemini ve sağlığımızı korumak için ne çeşit besinler tüketmemiz gerektiğini çeşitli hikayelerle birlikte anlatıyor.
İkigai kitabından altını çizdiklerim:
- İkigai: gizemli bir kelime
- Hayatın anlamı nedir?
- Mesele sadece daha uzun yaşamak mı, yoksa daha yüksek bir amaç mı aramalıyım?
- Kabaca “hep meşgul kalarak mutlu olma” olarak çevrilebilen bu Japonca kavram logoterapiye benzese de onun bir adım ötesindedir.
İkigai: yaşlanırken genç kalma sanatı
- Varoluş sebebiniz nedir?
- Ne yaparsanız yapın, emekli olmayın!
- Okinawalılar, aşırı yiyerek hücresel oksidasyonu hızlandıran uzun sindirim süreciyle bedenlerini yormak yerine kapasitelerinin yüzde 80’ine geldiklerini hissettiklerinde yemeyi bırakırlar.
- Bir Japon restoranında sıradan bir öğün, beş tabakta servis edilir. Dördü çok küçüktür ve ana yemek biraz daha büyüktür. Beş tabağın önünüzde olması çok yiyormuşsunuz hissini verir ama sofradan genellikle hafif aç olarak kalkarsınız.
- Moai, ortak noktası birbirini kollamak olan gayri-resmi bir gruptur. Birçokları için topluluğa hizmet etmek ikigailerinin parçasıdır.
Yaşlanma karşıtı sırlar: uzun ve mutlu yaşama eklenen küçük şeyler
- Yeni bilgilerle karşılaşan beyin yeni bağlantılar yaratır ve canlanır. Kendinizi rahat hissettiğiniz bölgenin çok dışına çıkmak kaygı verse de kendinizi değişime açmak çok önemlidir.
- Collins Hemingway ve Shlomo Breznitz – Maximum Brainpower: challenging the brain for health and wisdom
- Amerikan stres enstitüsü
- Stres nasıl işler?
- Bu heyecan kasırgasında stres, bedenin potansiyel tehlike veya sorun gibi algıladığı bilgiye verdiği doğal bir tepkidir.
- Stresi azaltmak için farkındalık yaratın
- İşte ya da evde oturarak çok fazla zaman geçirmek kas ve solunum zindeliğini azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda iştahı arttırıyor ve etkinliklere katılma arzusunu engelliyor.
- Güçlü bir antioksidan olan melatonin daha uzun yaşamamıza yardımcı olur ve ayrıca aşağıdaki yararları sağlar:
- Bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Kansere karşı koruyucu bir unsur içerir.
- Doğal insülin üretimini destekler.
- Alzheimer hastalığının başlangıcını yavaşlatır.
- Osteoporozu (kemik erimesini) önlemeye yardımcı olur ve kalp hastalığıyla savaşır.
Logoterapiden İkigaiye: Daha uzun yaşama ve hayatın amacını bulmaya yönelik püf noktaları
- Neden intihar etmiyorsun?
- Kişiler kaderlerini yerine getirme arayışları sayesinde geçmişini zihinsel zincirlerini kırarlar ve yol boyunca karşılaştıkları her türlü zorluğu yenerek ilerleyebilirler.
- Varoluşsal öfke, hayatımız amaçsız kaldığında ya da o amaç çarpıtıldığında ortaya çıkar.
- “Yaşamak için nedeni olan herkes, her türlü nasıla katlanır.” – Nietzche
- Logoterapiye göre, bireyin hayattaki amacını bulması varoluşsal boşluğunu doldurmasına yardım eder.
- Hayatımızın anlamını biz yaratmayız, onu keşfederiz, der Sartre.
- Tıpkı korkulan şeyin başa gelmesi gibi bir arzuya gösterilen aşırı ilgi de (ya da aşırı niyetlenmek) arzunun gerçekleşmesini engelleyebilir.
- Mizah olumsuz döngüleri kırabilir ve kaygıyı azaltabilir.
- Morita terapisinin temel prensipleri
- Duygularınızı kabul edin: Zen ustası “Bir dalgadan diğer dalgayla kurtulmaya çalışırsak kendimizi sonsuz bir denizde buluruz.” der.
- Yapmanız gerekeni yapın: Semptomları ortadan kaldırmaya odaklanmamalıyız, çünkü tedavi kendi başına gerçekleşir. Bunun yerine ana odaklanmalıyız.
- Hayatınızın amacını keşfedin: “Şu anda ne yapmaya ihtiyacım var? Hangi eyleme geçmeliyim?”
- Tutkunuza dünyanın en önemli şeyiymiş gibi kapılmaya hazır mısınız?
Akışı her uğraşta yakalayın: İşin ve boş zamanın bireysel gelişime dönüştürülebilmesi
- Defalarca ne yapıyorsak oyuz. Bu yüzden mükemmellik bir eylem değil, bir alışkanlıktır. – Aristoteles
- Csikszentmihalyi’nin Flow: The Psychology of Optimal Experience kitabında öne sürdüğü gibi, akış “insanın kendini, her şeyden üstün tuttuğu bir etkinliğe kendini kaptırma halidir.” Deneyimin kendisi o kadar zevklidir ki kişi büyük bedeller ödeyecek olsa bile bunu yapar.
- Akışı yakalamanın 7 koşulu (Owen Schaffer):
- Yapacağınız şeyi bilmek
- Bunu nasıl yapacağınızı bilmek
- Bunu ne kadar iyi yaptığınızı bilmek
- Nereye gideceğinizi bilmek
- Belli zorlukları algılamak
- Belli becerileri algılamak
- Dikkat dağıtıcılardan uzak durmak
- Aşırıya kaçmadan oynana video oyunları, masa oyunları ve spor yapmak, akışı yakalamanın harika yollarındandır, çünkü hedef çok açıktır: bir yandan kurallara uyarken, bir yandan da hem rakibinin hem de kendi rekorunu kırmak.
- “haritalar yerine pusula”
- Joi Ito ve Jeff Howe, Whiplash: How to survive our faster future kitabında şöyle yazmıştır:
- Giderek öngörülemeyen bir dünyada çok daha hızlı hareket ederken detaylı bir harita, gereksiz yere çokça bedel ödeterek sizi ormanın derinliklerine sürükleyebilir. Ama iyi bir pusula sizi her zaman gitmek istediğiniz yere götürür. Bu, nereye gideceğinizi bilmeden yola çıkmanız gerektiği anlamına gelmez. Bunun anlamı şudur; haritayla zar zor ilerlerken elinizde bir pusula varsa hedefinize giden yol düz olmasa bile yolculuğunuzu daha hızlı ve daha verimli bir şekilde sonlandırırsınız.”
- Her seferinde bir işe yoğunlaşmak akışı yakalamak açısından en önemli unsur olabilir.
- Tek bir işe odaklanmak:
- Akışı yakalamayı daha olanaklı kılar
- Verimliliği arttırır
- Bellek gücümüzü arttırır
- Hata yapma olasılığımız düşer
- Sakin ve işin kontrolünün bizde olduğunu hissetmemize yardımcı olur
- Tüm dikkatimizi çevremizde olanlara vererek daha dikkatli olmamızı sağlar
- Yaratıcılığı arttırır
- Akışın avantajları:
- Odaklanmış zihin
- Anda yaşamak
- Kaygıdan uzağız
- Saatler uçar gider
- Kontrolün bizde olduğunu hissederiz
- Layıkıyla hazırlanırız
- Her an ne yapmamız gerektiğini biliriz
- Zihnimiz berraktır ve düşünce akışına karşı tüm engelleri aşar
- Hoştur
- Egomuz solar, yaptığımız işi ya da etkinliği kontrol eden biz olmaktan çıkarız ve işin bizi yönlendirmesine izin veririz
- Csikszentmihalyi’nin dediği gibi, akışı korumanın anahtarı her zaman üstesinden gelinecek anlamlı bir zorluğa sahip olmaktır.
- Akışına kapıldıkları şeyle birleşmek Japonya’da özel bir anlama sahiptir, Şintoizm’e göre ormanların, ağaçların ve nesnelerin içlerinde bir kami (ruh ya da tanrı) vardır.
- Ressam, mühendis ya da şef fark etmez, biri bir şey yaratmaya koyulduğunda üzerine aldığı sorumluluk, yaptığı şeye “yaşam” verirken doğayı kullanmak ve ona saygı duymaktır.
- İnsan doğaya karşı değildir, daha ziyade ikisinin bir birleşimidir.
- Miyazaki’nin filmlerinde ruhların kişilikleri, ağaçların hisleri vardır ve robotlar kuşlarla arkadaşlık eder. Japon hükümeti tarafından ulusal bir hazine olarak düşünülen Miyazaki tüm dikkatini tamamen sanatına verebilen bir sanatçıdır.
- Haruki Murakami, sadece yakın arkadaş çevresiyle görüşür ve birkaç yılda bir Japonya’da halka açık yerlerde görülür.
- Yapacak önemli bir şeyi olmadığında ya da zihnini dinlendirmeye ihtiyaç duyduğunda Feynman kendisini mikro akışa bırakır, ofis duvarlarını boyar mesela.
- Bir sürü meditasyon çeşidi vardır ama hepsinin amacı aynıdır: zihni sakinleştirmek, duygularımızı ve düşüncelerimizi gözlemlemek ve dikkatimizi tek bir amaca yoğunlaştırmak.
- Meditasyonun bize sağlayacağı şey, zihnimizden hızla geçirdiklerimiz hakkında endişelenmemektir.
- Japonya’daki temel dinler, Konfüçyüsçülük, Budizm ve Şintoizm mutlak kurallardan daha önemlidir.
- Mutluluk sonuçta değil süreçtedir.
- En mutlu insanlar en çoğunu elde edenler değildir. Vaktini akışı yakalayarak geçirenlerdir.
- Akış gizemlidir. Kas gibidir: ne kadar çalıştırırsanız o kadar akarsınız ve ikigainize o kadar yakın olursunuz.
Uzun yaşamın efendileri: Dünyadaki en uzun ömürlü insanların bilgece sözleri
- Misao Okawa 117 – “Yiyin ve uyuyun. Uzun yaşarsınız o zaman. Rahatlamayı öğrenmek zorundasınız.”
- Jeanne Calment 122 – “Her şey güzel.”
- Walter Breuning 114 – “Bedeninizi ve zihninizi meşgul ederseniz uzun bir süre buralarda olursunuz.”
- “Hepimiz öleceğiz. Bazı insanlar ölmekten korkuyor. Asla ölmekten korkmayın. Çünkü ölmek için doğdunuz.“
- Çalışmak zorunda değilken bile meşgul olmak istiyorsanız, ufkunuzda ikigainiz, yaşamınız boyunca size rehberlik eden bir amacınız olmalı, toplum ve kendiniz için bir şeyleri güzel ve kullanışlı kılmak için kendinizi motive etmelisiniz.
Japonya’nın asırlık isimlerinden öğütler: Mutluluk ve uzun yaşamla ilgili gelenek ve özdeyişler
- Okinawa’daki temel din Ryuku Shinto olarak bilinir. Bu kadim inanca göre, dünya sonsuz sayıdaki ruhlarla doludur, birkaç türe ayrılır: ev, orman, ağaç ve dağ ruhları. Törenler ve festivaller ve ibadet yerlerini kutsayarak bu ruhların gönlünü almak önemlidir.
- Washington Burnap’ın belirttiği gibi mutluluğun diğer prensiplerini de takip ediyorlar: “Yaşamdaki mutluluğun ana şartları: Yapacak bir şey, sevecek biri ve umut edecek bir şey.”
- Röportaj özetleri:
- Endişelenmeyin
- İyi alışkanlıklar edinin
- Arkadaşlıklarınızı her gün besleyin
- Acele etmeden yaşayın
- İyimser olun
İkigai perhizi: Dünyadaki en uzun ömürlü insanların yeme içme alışkanlıkları
- Antioksidan
zengini olan ve bu bölgede neredeyse her gün yenen bu 15 gıda,
Okinawalıların dinç olmasının en önemli sebebi olarak görülür:
- Tofu
- Miso
- Ton balığı
- Havuç
- Goya (kudret narı)
- Kombu (kelp yosunu)
- Lahana
- Nori (su yosunu)
- Soğan
- Soya filizi
- Hechima (salatalığa benzer kabak)
- Soya fasülyesi
- Tatlı patates
- Biber
- Sanpin-cha (yasemin çayı)
- Her gün yeşil ya da beyaz çay içmek vücudumuzdaki serbest radikalleri azaltmaya yardımcı olur ve böylece gençliğimizi koruyabiliriz.
- Batılılar için antioksidan listesi:
- Yüksek su, mineral ve lif yoğunluğu açısından brokoli ve pazı gibi sebzeler
- Tüm antioksidanları yağlarında olan somon, uskumru, ton balığı ve sardalya gibi yağlı balıklar
- Vitamin bakımından son derece zengin olan ve vücuttaki toksinleri atmaya yardım eden turunçgiller, çilek ve kayısı gibi meyveler
- Fitokimyasal antioksidanlar açısından zengin olan yabanmersini ve kurt üzümü (goji) gibi meyveler
- Vitamin ve antioksidan içeren enerji verici kuru meyveler
- Enerji veren bol minarelli yulaf ve buğday gibi tahıllar
- Antioksidan etkisinin cilde yansıdığı zeytinyağı
- Aşırıya kaçmadan tüketildiğinde antioksidan etkisi olan ve kan damarlarını genişleten kırmızı şarap
- Uzak durulması gereken yiyecekler; rafine edilmiş şeker ve hububat, işlemden geçmiş gıdalar, hazır yemekler, inek sütü ve bunların türevleridir. Bu beslenme düzenini takip etmek daha genç hissetmenize ve erken yaşta yaşlanma sürecini yavaşlatmanıza yardım edecektir.
Yumuşak hareketlerle daha uzun bir yaşam: Doğudan sağlığı ve uzun ömrü destekleyen egzersizler
- Tai
Chi, yüzyıllarca geriye gidebilen Çin dövüş sanatıdır. Farklı türleri
vardır; Tüm farklılıklarına rağmen bu tarzların hepsinin amacı aynıdır:
- Hareketsizlikle hareketi kontrol etmek
- İncelikle gücün üstesinden gelmek
- İkinci olarak harekete geçmek ve birinci çıkmak
- Kendini ve rakibini tanımak
Direnç ve Wabi-Sabi: Yaşlanma faktörü stres ve kaygı olmaksızın yaşamın zorluklarıyla yüzleşmek
- Dirençli insanlar cesaretlerini yitirmeden hedeflerine, konuyla ilgili nelere nasıl odaklanacaklarını bilirler. Direnç gücün kaynağıdır. Değişime ayak uydurmasını ve talihlerini tersine çevirmesini bilirler. Kontrol edebilecekleri şeylere odaklanırlar ve kontrol edemeyecekleri şeyler konusunda endişelenmezler.
- Reinhold Nieburh’un sükunet duası:
- Tanrım, değiştiremeyeceğim şeyleri, sükunetle kabul etme lütfunu bahşet
- Değiştirmem gereken şeyleri değiştirmek için cesaret
- Ve ikisi arasındaki ayrımı yapabilmek için bilgelik ver.
- Siddhartha Gautama (Buddha), bilge bir insanın hayatın zevklerini göz ardı etmesi gerekmediğini anladı. Bilge bir insan bu zevklerle yaşayabilirdi ama onlar tarafından köleleştirilmenin çok kolay olduğunu hep bilmeliydi.
- Stoacılığa göre zevklerimiz ve arzularımız sorun değildir. Bizi kontrol etmedikleri sürece onlardan zevk alabiliriz. Stoacılar duygularını kontrol edebilenlerin erdemli olduğunu düşünürler.
- Stoacılar bu tür arzuların ve hırsların peşinde olmanın değerli bir şey olmadığına inanır. Erdemli insanın amacı sükunet durumuna ulaşmaktır. Yani kaygı, korku, utanç, aşırı gurur ve öfke gibi olumsuz duyguların olmadığı, mutluluk, sevgi, şükran ve huzur gibi olumlu duyguların var olduğu duruma gelmektir.
- Olumsuz imgeleme?
- Epiktetos’un dediği gibi, “Konu, sana ne olduğu değil, buna nasıl tepki verdiğindir.”
- Hem budizm hem de Stoacılık var olan tek zamanın ve kontrol edebileceğimiz tek şeyin şimdiki zaman olduğunu hatırlatır.
- Wabi-Sabi çevremizdeki dünyanın kısa, değişken ve kusurlu doğasının güzelliğini gösteren bir Japon terimidir. Güzelliği mükemmellikte değil, kusurlu ve eksik şeylerde aramalıyız.
- Tamamlayıcı bir başka Japon kavramı ichi-go ichi-e’dir. “Şu anda bir tek bu an var ve bir daha gelmeyecek” olarak çevrilebilir.
- Diğer yandan Japon mimarisi wabi-sabi ruhuyla inşa edildiği için heybetli ya da mükemmel olmaya çalışmaz. Yapıların ahşap olması geleneği, şeylerin geçiciliğine ve yeni nesiller için yeniden inşa edilmesi gerektiğine vurgu yapar. Japon kültürü insanoğlunun ve yarattığımız her şeyin kısacık doğasını kabul eder.
- İşin sırrı, bazı şeyler üzerinde kontrolümüzün olmadığını, zamanın geçtiğini ve çevremizdeki dünyanın geçici doğasını kabul etmektir.
- Nasıl daha fazla anti-kırılgan olabiliriz?
- Yedekler yaratın: Tek bir yerden para kazanmak yerine, hobilerinizden, diğer işlerden ya da kendi işinizi kurarak para kazanmaya çalışın.
- Bazı alanlarda tedbirli bir şekilde bahis oynarken, bazı alanlarda daha küçük riskler alın.
- Sizi kırılgan yapan şeylerden kurtulun. Kendinize sorun: beni kırılgan yapan nedir? Bazı insanlar, nesneler ve alışkanlıklar kaybetmemize sebep olur ve bizi savunmasız kılar. Bunlar kimdir ve nelerdir?
- Gelişigüzelliğe, karışıklığa, maceralara, belirsizlikleri, kendini keşfetmeye, travmatik olaylar duymaya ihtiyacımız var. Tüm bu şeyler hayatı yaşanmaya değer kılar. – Nassim Nicholas Taleb – Antifragile
- Wabi-sabi felsefesinin bize öğrettiği gibi hayat kusurludur. Zamanın akıp geçmesi, her şeyin geçici olduğunu gösterir.
Sonsöz
- İkigainizi keşfedince onu her gün takip etmek ve beslemek hayatınıza anlam katacaktır. Hayatınızın bir amacı olduğu anda yaptığınız her şeyde mutlu bir akış yakalayacaksınız.
- Bize anlamlı gelen şeylere bağlı kaldığımızda hayatı dolu dolu yaşar, ama bağlantıyı kopardığımız anda umutsuzluğa kapılırız.
- Sezgilerimiz ve merakımız ikigaimizle bağlantı kurmamıza yardımcı olan güçlü içsel pusulalardır. Zevk aldığınız şeyleri izleyin ve hoşlanmadığınız şeylerden uzaklaşın ya da onları değiştirin. Sizi yönlendiren merakınız olsun. Size bir amaç kazandıracak ve mutlu edecek şeylerle meşgul olun.
- Hayat çözülmesi gereken bir sorun değildir. Sadece etrafınızda sizi seven insanlar olsun ve sevdiğiniz şeylerle meşgul olun.
- İkigai’nin on kuralı :
- Aktif kalın, emekli olmayın.
- Ağırdan alın: Aceleci olmak yaşam kalitesi ile ters orantılıdır. “Yavaş yürüyün, çok ilerleyin.”
- Midenizi tıka basa doldurmayın. Sağlığınızı uzun süre koruyabilmek için %80 kuralına uymalı, tıka basa yemek yerine açlığınızı tamamen bastırmayacak şekilde yemelisiniz.
- Çevrenizde iyi arkadaşlarınız olsun.
- Bir sonraki doğum gününüze kadar şekle girin. Su hareket eder, en iyi haliyse pırıl pırıl aktığı ve durağan olmadığı zamandır. Ayrıca egzersiz yapmak mutluluk hormonu salgılamanızı sağlayacaktır.
- Gülümseyin.
- Doğayla tekrar bağlantı kurun. Şarj olmak için sık sık doğaya dönün.
- Teşekkürlerinizi sunun.
- Anı yaşayın. Geçmişten pişmanlık duymayı ve gelecekten korkmayı bırakın. sahip olduğunuz tek şey bugün. Tadını çıkarın. Hatırlamaya değer kılın.
- İkigainizi takip edin. İçinizde bir tutku, günlerinize anlam katan eşsiz bir yetenek ve en iyi yönünüzü sonuna kadar paylaşmaya götüren bir şey var. Henüz ikigainizin ne olduğunu bilmiyorsanız Viktor Frankl’ın söylediği gibi göreviniz onu keşfetmek olsun.
Yorumları Göster